ABD’deki Maryland Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden dünyayı heyecanlarından bir haber geldi.
Geçtiğimiz Eylül ayında domuzdan insana böbrek nakli yapmayı başaran bilim insanları şu anda de kalp nakli operasyonunu başarıyla gerçekleştirdi.
Operasyon, dünyada öncelikle genetiği değiştirilmiş bir domuzdan alınan kalbin insana nakledilmesiyle de tarihe geçti.
Geçtiğimiz eylül ayında, New York Üniversitesi’nde bir domuzdan, insana böbrek nakli yapıldı. Ameliyat İlk defa bir hayvandan insana organ nakli olmasıyla tarihe geçmişti.
Geçtiğimiz eylül ayında, New York Üniversitesi’nde bir domuzdan, insana böbrek nakli yapıldı. Ameliyat İlk kere bir hayvandan insana organ nakli olmasıyla tarihe geçmişti.
Şimdiye değin sadece kalp kapakçığından faydalanılan domuz, yürek nakli bekleyen Türkiye’deki bin 290 kişi gibi, dünya genelinde milyonlarca insan için de umut ışığı oldu.
1999’DAKİ İLK DOMUZDAN KALP KAPAKÇIĞI NAKLİ
İnsana en yakın kalıtımsal kodları içeren domuz, organ nakli çalışmalarında yıllardır kullanıyordu. 1999 yılında da Türkiye’de domuz yürek kapakçığından, biyoloji ile ilgili kapak nakilleri yapılmaya başlandı. İlk operasyonu geçiren ise o zaman 7 aylık bir bebek olan, doğuştan olan akciğere giden atar damar ile kalp kapağı olmayan Ceren Toker oldu.
2 BİN 500 DOLARA GETİRİLMİŞ
Kalbinden rahatsız 7 aylık Ceren, 1999 yılının ortalarında, ABD’deki özel çiftliklerden 2 bin 500 dolara getirtilen domuz yürek kapakçığı ile hayata dönmüştü. Operasyonu ise Ege Üniversitesi Hastanesi’nde o vakit Doçent olan Dr. Alp Alayunt gerçekleştirmişti.
“BABAM VE BU BİLİM İNSANLARI OLMASA BEN OLMAYACAKTIM”
Hemen 23 yaşında genç bir anne olan Ceren Toker “ABD’deki haberi duyunca fazla heyecanlandım, gözlerim doldu. Hastane günlerim geldi aklıma. Bu gibi gelişmelere sonuna kadar güveniyorum ve hasta olanlar da hiç kararsızlık etmemeli. Bu bilim insanları olmasa, babam o zamanlar bu değin gözü kara davranmasa ben şu lahza yaşamıyor olabilirdim. Negatif bir etkisini de hiç yaşamadım. Bu gibi bilimsel çalışmaların önü açılmalı” diye konuştu.
BABA HALİL TOKER: BANA HARAM OLDUĞUNU SÖYLEDİLER
Kızını yaşatmak için varını yoğunu ortaya koyan baba Halil Toker o dönem bedensel zorlukların yanı sıra ‘domuz haramdır’ diye yakın çevresinden gelen baskıyı da anlattı.
Baba Toker “O zamanlar kuruyemiş dükkânı olan bir esnaftım. 1999 yılındaki koşullar da ne eyvah ancak şimdiki gibi değildi. Paran varsa ameliyat oluyordun ve o zamanlar çok uğraştık. Tüm varlığımı çocuğumun yaşaması için harcadım. Domuz kalp kapağı Amerika’dan o zamanın parasıyla 4 milyar liraya gelmişti ve büyükçe bir paraydı. O zamanlar bana kalp kapakçığı domuzdan alındığı için, haram olduğunu söylüyorlardı. Ben de domuz ya da başka hayvan hiç kayda değer olmadığını söyledim. Bu manâlı bir gelişmeydi ve insan hayatı söz konusuydu. Bu sebeple başka bir açıklaması yoktu” dedi.
“ÇOCUĞUM YAŞASIN PARAM GİDERSE GİTSİN”
Toker yaşadıklarını şöyle anlattı;
“Tüm doktorlarımıza da çok teşekkür ediyorum, fazla yardımcı oldular. Bizi Belirlenmiş Yüksek Dağ Alayurt yönlendirdi. Kızımı birincil ilk olarak hastanede bir çocuk doktoruna götürdüm ve kalbinde üfürme olduğunu söylediler. Manisa’ya gönderdiler. Oradaki hekim ise Kesin beye yönlendirdi ve bu işin birazcık maliyetli olacağını söyledi ama ben peşini bırakmadım. ‘Çocuğum yaşasın yeter ama, param giderse gitsin’ dedim”
Türkiye’de, 2 bin 376 kişi karaciğer, 22 bin 775 birey böbrek, 1290 kişi yürek, 285 kişi pankreas, 157 kişi akciğer, 8 birey böbrek-pankreas, 2 kişi yürek kapağı, 1 kişi ince bağırsak edinmek üzere toplam 26 bin 894 kişi organ nakli bekliyor.
Türkiye’de, 2 bin 376 birey karaciğer, 22 bin 775 kişi böbrek, 1290 birey yürek, 285 kişi pankreas, 157 birey akciğer, 8 kişi böbrek-pankreas, 2 kişi kalp kapağı, 1 birey ince bağırsak elde etmek üzere toplam 26 bin 894 kişi organ nakli bekliyor.
“Benim çocuğumun yaşaması söz konusu olduğu için hiç kararsızlık etmedim. Doktorumuz benimle konuştu ve bir deney yerine getirmek istediklerini söyledi. 3 kez anjiyo oldu ama açılmadı, diğer çaremiz zaten yoktu ve uzmanlarımız neyi uygun görüyorsa onu kabul ettik. Kızımın hastalığında ben de az daha kalp doktoru oldum”
Prof. Dr. Bingür Sönmez: Domuzdan nakil denemesi organ nakilleri için çok büyük bir ümit kaynağı. Burada iki risk var. Biri erken inkar, diğeri ise kronik reddetme. Vücut, organı 4 gün içinde reddederse erken reddetme oluyor. Şu an için bu zaman aşılmış gibi görünüyor ve kronik inkar dönemine giriliyor. Eğer hasta 3 ay içinde reddetmezse galibiyet üzerine galibiyet demektir. Domuzun ömrünün eksik, yaşlanma hızının ise fazla pozitif olması bir öteki risk.
Ceren’in büyüdükçe kapakçığın küçük kalmaya başladığını ve bu yüzde yeni operasyonlar geçirdiğini de anlatan Baba Toker “Ben çocukluk yıllarımda komşumun çocuğunun öldüğünü gördüm. O vakit yürek ameliyatı olamadığı için ve imkanı olamadığı için çocuk öldü. Keşke imkanım olsaydı da onu da iyileştirebilseydim. Kendi çocuğumu ameliyat ettirdikten daha sonra aklımda hep bir soru vardı: Acaba bir daha rahatsızlanırsa nasıl ameliyat ettirebilirim… Defalarca bunları düşünerek yaşadım” diye konuştu.
“ORGAN NAKLİ BEKLENEN ORANDA DEĞİL”
Dünyada organ naklinin hâlâ beklenen oranda olmamasına değinen Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Balkanay da “Organ kıtlığı bilim insanlarını değişik yollar demeye itiyor” dedi.
Organ nakli yalnızca bir nakil değildir, bir can naklidir. Beyin ölümü gerçekleşmiş bir kişinin organlarını diğer bir kişiye nakletmek bir can işidir. Baktığımızda biz ülke olarak senede kalp naklinde 100 rakamını aşamadık. Bunun kendimce iki temel sebebi var. Birincisi donör yetersizliği, ikinci sebep de merkezlerin sayısal, özellik olarak yetersizliği
Yürek ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Balkanay
ABD’deki operasyonda kullanılan domuzun, herhangi bir yerden alınan hayvan olmayıp, bu nakil için özel yetiştirildiğine uyarı çeken Balkanay “Umarız oysa son nakil bilimin hangi noktaya geldiğini gösteren kanıtlardan biri olur. Bilim insanları hayvan grupları arasında da nakil gerçekleştiriyor. Bu nakillerde hangi genlerin değil edilmesi gerektiği gibi noktalara bakılıyor. İşte bu aşamalar neticesinde şempanzeden bir insana organ nakli yapılıyor. Kısaca ‘umutsuzluk’ durumda bu nakiller yapılıyor. Bu son nakli de çaresizliğin verdiği bir fırsat gibi görmek gerekli, umarım olumlu yanıt verir” diye konuştu.
Prof. Dr. Melih Akıl: Organ nakillerinde yürek nakli, ihtiyacı karşılamıyor. Çünkü böbrek ve karaciğerde hasta öldükten sonra organı çarçabuk alabilirsiniz ama kalpte sadece beyin ölümü gerçekleştirildikten ve yürek fonksiyonları bozulmamış ise organ alınabiliyor. Yapay yürek ise sınırlı bir vakit kullanılabiliyor. Ama bir hayvandan nakil olduğunda bu ayarlanabilir, çünkü vücuda uyum sağlıyor. Dolayısıyla bu olay organ nakillerinde en önemli dönemeç.